
Gecelerin boynu bükük ve hasret
Bulunduğum zindan hatıra defteri
Uykuya küsmüş bir beden
Kulağımdaki uğultular sessizce fısıldıyor;
Sabret.!
Zaman dolu dizgin geçiyor
Birazdan ağarır tanyeri.
40 ve öncesine sessiz bir yolculuk
Gözlerimiz kapalı ve bizler ürkek
Aldığımız nefesler soluk ve kopuk
Neyine yaşadım dersin ey insan!
3 gün önce hiçbirimiz yoktuk!
Hızlı ve dualarla gidilen yollara dua ektim,
Merhameti ve rahmeti lal olan dilime pelesenk ettim
Kendi nefsim önünde ki en büyük bend yine bendim
Bağışlayıcı olan sensin,el açıp diz çöktüm
Kabul buyur Ya RABB ben geldim
Ambulans telaşlı,etrafında 4 tane dolu dizgin at var!
sireni bazen susar,bazen küfür çalar, sonrasında tövbekâr bir eda ve sessizlik
Duyan kulakları rahatsiz eden bir ses var
Çoğu zaman söylesede bazen kesik
Arka arkaya sıralanmış araçlar
Yolun sağında ve solunda selama durmuş ağaçlar
Arabalar sıralı,içinde ölüm bile sessiz,
Ölüme düşman insanlar
Hepsi kalabalıklar içinde kimsesiz
hangimiz ölmeyecek çılgınlar gibi!